30 Ocak 2009 Cuma

annelik ...







" Tanrı her yerde, herkesin yardımına koşamaz...onun için Anneleri yarattı!!! "



Mailime geldi bugün paylaşmak istedim...

29 Ocak 2009 Perşembe

28 Ocak 2009 Çarşamba

"iyiki varsın" ...



Pazar akşamı Tayfunun babasının doğumgünü , erkekler maç seyrediyor , biz bayanlar masada çaylarımızı içip pastalarımızı yiyoruz , konu nasıl açıldıysa çiçek göndermekten falan açıldı , ben yani, boşboğaz ben, eskidik sanırım önceden sevgililer gününde , doğum günümde Tayfun şirkete çiçek gönderirdi dedim !!!

Duymuş , duyduğunu düşünmemiştim , duyurmak amacıyla da söylememiştim ki...

Bugün bu çiçekler geldi , bugünün hiçbir özelliği yoktu , ama şimdi var.

Notta "İyiki varsın" yazıyor...

Telefonda öğrendim o akşam beni duyduğunu , utandım , gözlerim doldu .

Varsın İyiki Sen Varsın , benimlesin , seni çok seviyorum ...

27 Ocak 2009 Salı

heyecan ...

Kimden upsdaisy

meraklı ...




Aykut(aga) yeni kitaplar almış irem'e , hele müzikli olunca bayıldı kuzum

26 Ocak 2009 Pazartesi

kızımız olacak ...



Blogumuzda aynı başlığın ikinci kez yazılışı :)

Cumartesi günü Gülay'ın kontrolü vardı kızımız geliyor, Aykut Alex geliyor diye diye ortalığı birbirine kattı ama :) bizim cinsiyet belli olana kadar da Tayfun yapmıştı aynısını Kartal geliyor diye :) neyse biz dün ilk pembiş alışverişimizi yaptık , nasıl keyifli aynı şeyleri bir daha yaşamak anlatamam , şimdi hazırlıklar tam gaz başladı ...
Resimdeki patikleri İrem'in doğumunda hastane de ziyaretimize gelen misafirlere vermek üzere örmüştüm , gülay'ım içinde değişik bişey düşünüp hazırlamak istiyorum , önerilerinize açığım :)

17 Ocak 2009 Cumartesi

kitap(lar)...



07 ocak'ta siparişini verdiğim, iki kere yanlış gelmesiyle iade ettiğim siparişim bugün elime ulaştı nihayet ...

tuğba'nın içine düşe düşe okuyorum dediği kitabı sipariş etmek için açtığım siteden bir kitap siparişi ile sipariş bitmedi tabii :)

"Orhan Pamuk Masumiyet Müzesi" Bugüne kadar hep yorumları okudum kitapla ilgili hep olumluydu yazılanlar belkide ben fazla önyargılıyım bilemiyorum bugüne kadar hiçbir kitabını okuyamamış biri olarak , şu anda "Ayşe Kulin'in Umut'u" okuyorum sabah akşam trafikte o biter bitmez okumaya başlıcam ...

"Sahrap Soysal'ın Anne Ben Acıktım" kitabına göz gezdirdim , tarifler çok güzel ve kolay görünüyor bu akşamdan itibaren denemeye başlıyorum çünkü bir yerden sonra aynı şeyleri yapıp duruyorsunuz ...

"Olasılıksız" Tayfun için :)

"Mine İzgi Kızımı Yetiştiriyorum" kayıtsız kalamadım kızım var aldım :)

"Gece Bahçesi Kayıp Battaniye" evde bir Igglepiggle delisi var :) bugün işten çıkıp eve vardığımda kitabı uzattığım anda gözlerini kocaman açıp gülümseyen bir kuzu beni karşılayacak ,veeee bu hafta sonu hep bu kitabı uzatacak önümüze okumamız için :)

16 Ocak 2009 Cuma

aaaa mimlendik :)



Blog hayatımızın ilk mimi Asu mimlemiş bizi bizim bebeğimiz
Benimde birini bu mim e dahil etmem gerekiyor bildiğim kadarıyla bende ilknur'a pas ediyorum nazlı'ya mektuplar


1-En sevdiğiniz Kelime nedir?
Canım

2-En nefret ettiğiniz kelime denir?
Bakarız

3-Sizi ne heyecanlandırır?
Sürprizler

4-Heyecanınızı ne öldürür?
Aksilikler

5-En sevdiğin ses nedir?
Kızımın sesi

6-En nefret ettiğin ses nedir?
Matkap

7-Hangi mesleği yapmak isterdin?
Tuhafiyeci

8-Hangi doğal yeteneğe sahip olmak isterdin?
Kahve falı bakabilmeyi

9-Kendin olmasaydın kim olurdun?
Bilmem hep kendim oldum

10-Nerede yaşamak isterdin?
Yine burada İstanbul’da

11-En önemli kusurum ne?
Hırslı olamamak

12-Sana en fazla keyif veren kötü huyun nedir?
Sigara

13- Kahramanınız kim?
Süpermen :)

14-En çok kullandığın küfür nedir?
E.eşşek

15-Şu an ki ruh halin nedir?
ilk mimini cevaplayan blogcu hali

16-Hayat felsefeni hangi slogan özetler?
Slogan ? benimkinin sloganı yok :)

17-Mutluluk rüyan nedir?
Deniz kenarı , ben , kocis ,irem

18-Sence mutluluğun tanımı nedir?
Huzur

19-Nasıl ölmek isterdin?
Ölmekten korkan birine sorulmayacak bir soru ölmek istemiyorum

20-Öldüğünde cennete gidersen Allah'ın kapıda sana ne söylemesini isterdin?
Korkma bütün sevdiklerin burada yalnız değilsin ……

12 Ocak 2009 Pazartesi

anneanne'de haftasonu


Cuma sabahı anneme geldik :) İrem'i bırakıp işe geldim,ben evden çıkarken Ecenaz'la azmaya başlamışlardı bile , tek sorun Ece'yi yuvaya bırakırken yaşanmış , İrem Ece orda kaldı diye bayağı ağlamış...

Akşam balık keyfi :)

Ecenaz'la yeniden pasta üfledik :)

Teyzeyle İrem bolca oynadı :)




Cumartesi işten sonra teyzeme gittik , özlemişim ev oturmalarını,
teyzemin torunu Poyraz,Ecenaz ve İrem içinde güzel oldu oynayıp durdular
Kendi küçüklüğümü hatırladım , annemler her biraraya geldiğinde Murat , Vildan ve benim oynadığımız zamanlar , bizim kadro daha kalabalık oluyordu ,her ailede 2 çocuk vardı :)



Cumartesi akşamı İrem'in mısır ve meyva keyfi

Pazar akşamı mantı :) tabaklardaki hali yok , resim çekmeye fırsat olmadı çünkü :)

Annemin torun çeyizi :) Salon takımları bitti , sıra yatak odası takımlarında
bizden sonra boşalan sandık şimdi torun çeyizini saklıyor ...
Hafta sonunu bitirdik bugünde annemdeyiz bu akşam eve dönüyoruz :)

10 Ocak 2009 Cumartesi

kuzen :)



Teyzemin oğlu , her filmde , her dizisinde , içim içime sığmıyor :)
Yeni bir film Deli Deli Olma çekimleri bitmiş , bize seyretmesi kalıyor , yüreğine,emeğine sağlık Murat ...

"Deli Deli Olma" filminin konusu özetle şöyle: 93 Harbi sonrasında Çar’ın Rusya’da yaşamasını istemediği Malakan
kavminin bir kısmı Kars’a göçe zorlanır. Göç edenler arasında Mişka’nın (Tarık Akan) ailesi de vardır. Filmde Mişka 70’li yaşlardadır. Bir zamanlar köyün değirmenini işleten Mişka, modern makineler çıktıktan sonra işini yapamamış ve maddi sıkıntıya düşmüştür.
Köyün huysuz ihtiyarı Popuç (Şerif Sezer), Mişka’dan nefret eder ve köyde yaşamasını istemez. Köylüler bir zarar görmedikleri hatta sevdikleri, kendi halinde, barışçı, yardımsever Mişka ile Popuç arasında kalmışlardır. Popuç, oğlu Şemistan (Levent Tülek), gelini Figan (Zuhal Topal) ve üç torunuyla yaşar. Torunlarından en küçüğü Alma, dik başlı, sevecen bir kızdır ve doğuştan iyi bir müzik kulağına sahiptir. Alma’nın öğretmeni Metin, Alma’daki
yeteneği fark etmiştir ve kesinlikle değerlendirilmesi gerektiğini düşünür. Alma ve Mişka arasında sıcacık bir dostluk vardır. Metin öğretmenin uğraşları sonucunda Alma konservatuvar sınavlarına girer.
Mişka hastadır. Köyde Mişka’nın yakında öleceği konuşulur. En sonunda iki yaşlı geçmişlerini sorgularlar ve aralarındaki büyük sır ortaya dökülür.

9 Ocak 2009 Cuma

su an...



Masamda kahvem , pc'de Sezen Aksu Deniz Yıldızı çalıyor derinden , resime girmeyen ama kahvenin yanında olmazsa olmazı :) keyfim yerinde

8 Ocak 2009 Perşembe

mandalina canavarı ...








Dün akşam mutfakta yemek hazırlarken irem'de elinde kalem buzdolabını çizmeye çalışıyordu , bu arada elini çizmiş , anne anne demeye başladı parmağını uzattı "eli kakaa olduuu" dedi benim fark ettiğim ilk cümlesi bu :) bir kaçkere daha söyletip iyice mıncıkladım cadıyı ... İyimi yaptık bilemiyorum ama eline ne olursa olsun bişey bulaştımı sildiriyor , mesela elma dilimleniyor her dilim bittikten sonra el anneee diye uzatılıyor, danoneyi kendi yiyor , çay kaşığını ağzına götürüken ağzının kenarına bulaşırsa ıh ıh sil , kazara kaşıktan parmağına değse yine aynı :)hepsi bitip bir kerede silsek olmaz mı ? Olmazzz....
Sonra kalemle işi bittikten sonra mama diyerek mandalina torbasını gösterdi tabağına iki mandalina soyup dilimledim , salona gitti bir müddet sonra boş tabağı çevirerek bittii diyerek geri geldi , yine iki mandalina dilimlendi verildi bende arkasından salona, resimleri mandalinaları yerken ve gece bahçesini büyülenmiş gibi izlerken çektim bakalım bu gece bahçesi sevgisinden ne zaman vazgeçicek ...
Lilypie Kids Birthday tickers